Boşanma ve Türleri
BOŞANMA DAVASI TÜRLERİ
Boşanma evliliğin mahkeme kararıyla yasal olarak sona ermesidir. Çiftler boşanma istemlerini bir dilekçeyle mahkemeye sunarlar ve boşanma isteklerini hakim önünde de bildirirler. Eşler boşanma işlemi gerçekleştirmek istemiyle ikamet ettikleri bölgede bulunan aile mahkemelerine dava açmaktadırlar. Boşanma ile ilgili hükümler Türk Medeni Kanunu 161 ile 184. maddeler arasında düzenlenmiştir.
Boşanma davalarında 2 çeşit boşanma söz konusudur.
1)Anlaşmalı Boşanma
2)Çekişmeli Boşanma olarak kanunda yer almaktadır.
Anlaşmalı Boşanma: Türk Medeni Kanunu’nda 166/3 de düzenlenmiştir.Bu madde de belirtilen boşanma şartları genel ve mutlak boşanma şartlarıdır. Eşlerin boşanma konusundan anlaşmış olmaları boşanma kararının verilebilmesi için sebep sayılmaktadır çünkü kanun eşlerin anlaşmış olmalarına evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı sonucunu bağlamıştır. Anlaşmalı boşanmada nafaka, çocukların velayeti gibi tüm konular taraflar arasında anlaşmaya varılmış olması gerekmektedir. Ancak bu tek başına yeterli değildir.Anlaşmalı boşanma davası açabilmeleri için boşanma ile ilgili her konuda anlaşmalı yetmemektedir. Anlaşmalı boşanma şartlarını da yerine getirmeleri durumunda ancak anlaşmalı boşanma davası açabilmektedir.
Anlaşmalı boşanma davası şartları;
A) Eşlerin en az 1 yıl süreyle evli olmaları gerekmektedir. Daha kısa süre zarfında evli kalmış eşler anlaşmalı boşanma davası açamamaktadır.
B) Eşlerden birinin mahkemeye başvurması yada bir eşin diğerinin davası kabul etmesi
C)Anlaşmalı boşanma şartları ile ilgili olarak eşlerin anlaşma içerisinde olduklarını beyan eden bir anlaşmalı boşanma protokolü imzalamaları gerekmektedir. Eşlerin anlaşmalı boşanma protokolünü uzman bir avukat aracılığı ile hazırlamaları halinde tek celsede boşanma işlemi gerçekleştirilebilmektedir.
D)Eşlerin dava esnasında mahkeme salonunda hazır olmaları gerekmektedir avukatla temsil ediliyor olsa bile taraflar bizzat bulunmalıdır. Eşlerin mahkeme esnasında salonda bulunmalarının nedeni hakimin eşlere imzaladıkları anlaşmalı boşanma protokolü içerisindeki beyanlarını tekrar iletmelerini istemesinden kaynaklanmaktadır.Hakim isterse ayrı ayrı isterse birarada dinleyebilir ancak o esnada zabıt tutulmalıdır.
TMK 184/b.3 kuralına göre, hakim tarafların ikrarı ile bağlı değildir. Ancak bu kural anlaşmalı boşanma davasında uygulanmaz. Mesela zina dolayısı ile açılmış bir dava mevcut ise,kişinin zina yaptığını kabul etmesi hakimi bağlamamaktadır. Ancak zina yapan tarafında davayı kabul etmesi hakimi bağlamaktadır.
Dava esnasında tarafların yada taraflardan birinin mahkeme salonunda olmaması durumunda anlaşmalı boşanma davası çekişmeli boşanma davasına dönüşebilmektedir
Çekişmeli Boşanma:
Çekişmeli boşanma davaları boşanma sebepleri konusunda iddia edenin ispatla yükümlü olduğu davalardır. Ve iddiaların ispatlanması amacıyla delil sunulması, tanıkların belirtilmesi, dinlenmesi gibi işlemler vakit aldığından anlaşmalı boşanma gibi tek celsede bitmemekte daha uzun sürmektedir.
-Evlilik 1 yılını doldurmamışsa
-Boşanma protokolünde anlaşmaya varılamamışsa yanieşler tazminat, mal paylaşımı, nafaka, velayet gibi konular üzerinde anlaşmaya varamazlarsa çekişmeli boşanma ortaya çıkar. Çekişmeli boşanma davası süre olarak anlaşmalı boşanma davasına göre daha uzun sürmektedir. Sürecin daha hızlı ve sağlıklı ilerlemesi için avukat tercih edilmesi faydalı olacaktır.
Unutulmamalıdır ki Türk Medeni Kanunu madde 166/son’a göre boşanma sebeplerinden herhangi birisi baz alınarak açılan boşanma davası reddedilmişse ve red kararı kesin ise, taraflara tebliğ edildikten itibaren 3 yıl boyunca hala bir araya gelmediklerini kanıtladıklarında durum doğrudan boşanma sebebi sayılır.
Boşanma davası türü ne olursa olsun, boşanmanın olabildiğince kısa sürede sonuçlandırılması için yapılması gereken asıl şey, hukuki prosedürlerindoğru bir şekilde yerine getirilmesidir. Hukuki süreç içerisinde atılacak adımların yanlışlığı boşanma davası süresini uzatabileceği gibi boşanma davasının reddine de sebep olabilmektedir. Bilindiği gibi boşanma davasının reddi durumunda bireyler 3 yıl içerisinde aynı hukuki nedene dayanarak tekrar boşanma davası açamamaktadır. O yüzden boşanma davası türleri ne olursa olsun asıl üzerinde durulması gereken hukuki altyapının oluşturulmasıdır.